İNSANI DÜZELTMEK

Abone Ol

Ne kadar muhteşem bir yasa çıkarırsanız çıkarın, onu uygulayacak olan gene insandır ve insanı iyi yetiştirmediğiniz sürece o yasalar hiçbir işe yaramaz. Günümüzde yaşadığımız en büyük sorun da bence bu. Özene bezene çıkarılmış yasalarımız cilt cilt raflarda duruyor ama onları doğru uygulayacak kalitede insanımız olmadığı için başta mahkemeler olmak üzere hiçbir kuruma güvenimiz ve umudumuz kalmadı. Bu nedenle de herkes kendi adaletini kendisi sağlamanın peşinde. “Mahkeme kapılarında yıllarca sürünüp duracağıma çekerim silahı vururum, birkaç ay içerde yatıp çıkarım” deyip vuruyor.

“Niye böyle oldu?” sorusunun yanıtı ise çok açık; insanlarımıza iyi bir eğitim verip dürüst insanlar yetiştiremedik. Paraya tapan, her türlü sorunun para ya da torpil gücüyle halledileceğine inanan, her olayı kendi çıkarına göre biçimlendirip yorumlayan, liyakati hiçe sayan, adam kayırıcı bir nesille karşı karşıyayız. Para için satmayacağımız hiçbir şey yok; yeter ki, değerini bulsun.

Vakti zamanında “Tom Sawyer'ın Maceraları” kitabının yazarı İngiliz Mark Twain “Paranın satın alamayacağı kadın yoktur.” diye büyük bir lâf etmiş. Tabii bu da İngiltere Kraliçesi Victoria’nın kulağına gitmiş. Çok sinirlenen kraliçe, Mark Twain’i karga tulumba saraya getirtip karşısına dikmiş ve:

“-Sen böyle bir sözü nasıl söylersin? Kaç paralık adamsın ki, benim gibi bir kraliçenin bile satın alınabileceğini iddia ediyorsun?” diye bağırınca, ünlü yazar kraliçeyi şöyle bir süzerek tane tane şunları söylemiş:

“-Gördünüz mü Kraliçem, şu anda siz de benim sözümün doğru olduğunu kanıtladınız. İş pazarlığa kaldı, nasıl olsa bir noktada anlaşırız.”

“Peki ama bu kadar okulda verilen eğitim boşa mı gidiyor?” diye soracak olursanız, hiç düşünmeden “evet” derim. Çünkü bu okullarda biz karakter eğitimi ya da ahlâki eğitim yapmıyoruz, sadece bilgi ezberletiyoruz. Sonra da ezberlettiklerimizi sorup sınav kazandırarak insanları diploma sahibi yapıyoruz. Bizim, ahlâk ya da karakter sahibi insanlar yetiştirmek gibi bir amacımız da, niyetimiz de yok.

Şimdi birileri ortaya çıkıp “Bu kadar İmam Hatip Okulu boşuna mı açıldı? Kısa zamanda dindar bir nesil yetişip iş başına gelirse bu sorunların hiç biri de kalmaz.” diye itiraz edecek ama söylediklerine kendisi de pek inanmayacak. Çünkü şu anda bizleri yönetenler tam da o okullarda okuyup diplomasını almış insanlar. Nasıl yönettikleri ise hepimizce malûm.

Son olarak kısa bir öyküyle bağlayayım sözümü.

Adam, bütün bir haftanın yorgunluğundan sonra, pazar sabahı kalktığında keyifle eline gazetesini alıp bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını hayal ederek bacaklarını uzatır. Tam da o anda oğlu koşarak gelir ve parka ne zaman gideceklerini sorar. O an oğluna hafta sonu parka götüreceğine söz verdiğini hatırlar. Ancak şu anda parka gitmeyi hiç düşünmemektedir. Bu nedenle de hemen bir bahane uydurup kurtulmayı düşünür.

Bu arada gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritasına gözü ilişince aklına parlak bir fikir gelir. Haritayı makasla küçük parçalara ayırdıktan sonra da oğluna uzatarak: -”Eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni parka götüreceğim!” der. Oğlu parçaları alıp odasına giderken o da -”Oh be, kurtuldum! Ben bile bu haritayı akşama kadar düzeltemem!” diye düşünmektedir. Ancak, aradan on dakika bile geçmeden oğlu koşarak gelir ve: -”Babacığım, haritayı düzelttim. Artık parka gidebiliriz!” deyince, adam duyduklarına inanamayıp oğlunun odasına koşar ve gördükleri karşısında hayretler içinde kalır. Çünkü harita sanki hiç parçalanmamış gibi karşısındadır. Merakla oğluna dönerek bunu nasıl yaptığını sorduğunda, çocuğun verdiği yanıt ise çok anlamlıdır:

-”Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan resmi vardı. İNSANI DÜZELTTİĞİM ZAMAN DÜNYA DA KENDİLİĞİNDEN DÜZELDİ!”

DÜŞÜNEN SÖZLER:

•Para hiçbir şeyi satın alamaz; siz satışa çıkartmadığınız sürece. Prof. Dr. ULVİ SARAN

•Bazı toplumların ahlâksız olmasının nedeni, ahlâksızlığı özendiren bir sistemin kurulmuş olmasıdır. SELÇUK ŞİRİN

•O kadar cahilsiniz ki, dinimiz var diye ahlâka ihtiyaç kalmadığını sanıyorsunuz. NİKOLA TESLA

•Bir milletin ahlâkı dişleri gibidir. Çürüdüğü nispette acısını hisseder. BERNARD SHAW

•Demir gibi cahili, altın gibi bilginden daha kıymetli yapan şey, ahlâktır. MEVLANA

•İslâm’ın temeli güzel ahlâk, ahlâkın özü bilgi, bilginin özü akıldır. H. B. VELİ

•Memleketler parasızlıktan değil, ahlaksızlıktan çökerler. ÇİÇERO

•Hırsıza hırsızlığını unutturursan, gelir sana ahlâk dersi vermeye kalkar. FRANSIZ ATASÖZÜ