CHP’nin iddialarına göre “Hatay’da seçim sonuçlarını oy kullandırılan 3 bin 389 ölü seçmen belirlemiş”… Geçmişte de önemli dönemeçlerde, bir FETÖ taktiği olarak “ölüler ayağa kalkıp oy kullanmalı” tezine göre, ölü seçmenlerin oy kullanmış olmasını yadırgamadık. Zira önceden deneyimimiz var. Fakat merak ettiğimiz konu, acaba ölü seçmenler tek bir sandıkta mı oy kullandı? Yoksa sandık sandık dolaşıp birkaç sandıkta mı oy kullandı? Haliyle düşünüyoruz.
Hatay’da toplam kullanılan oy sayısı; 816 bin 856’dır. Geçerli oy sayısı; 777 bin 953’dür. Geçersiz oy sayısı; 38 bin 903 oy. Fazla söze gerek var mı? Bu kadar geçersiz oy nasıl açıklanıyor acaba?
Seçim hilelerini önleyen en önemli etkenlerden birisi parmak boyası idi. Peki bir iktidar ne zarar görüyor da parmak boyasını kaldırıyor? O boya oy kullanmış olmanın da işaretiydi. Herkes birbirine gururla gösteriyordu, hayırlı yurttaş olmanın ve ülkede demokrasinin kanıtı olarak.
Öylesine seçim hileleri gördük ki, hiçbiri 3 bin 389 ölü seçmenin, sandık sandık dolaşarak oy kullanması kadar dikkatimizi çekmemişti.
Bir gazetede okumuştum, muhtarlık seçiminde, muhtar seçilebilmek için seçmene seçimden önce tek ayakkabı dağıtıyor. Kazanırsa, diğerini oylar sayıldıktan sonra vereceğini vaat ediyor. Rakip muhtar adayı ise boş durur mu? Düdüklü tencere veriyor “Kapağını ise oylar sayılınca” diyor. “Rüşvet öyle olmaz böyle olur”. Haliyle seçimleri düdüklü tencere taraftarları kazanıyor.
Seçim hilelerinde kâğıt parayı ikiye bölüp, seçimden önce yarısının, kazanınca diğer yarısının verilmesi ise bizi şaşırtmıyor. Artık o yöntemler bayatladı.
Örneğin seçim dönemlerinde bazı yoksul semtlerde kömür kamyonunun önüne şoför mahalline bazı vali ve kaymakamların oturduğunu bile duyduk. Vatandaşa hizmet çerçevesinde. Cumhurbaşkanı kendisi açıklamıştı. Makarna, nohut dağıtıldığı da oluyordu.
Bir zarftan çıkan 4 oydan üçünü geçerli sayıp, birisinin geçersiz sayıldığını hayretle izlediğimiz oldu. Sonuçta da “Hiçbir şey olmadıysa da bir şeyler oldu” tezine dayanarak fiili durum yapıldı.
Seçim yazılım programının sertifikasız olduğuna, üstelik hiçbir garantisinin olmadığına tanık olduk. Sistemin güvenilirlik belgesi yoktu. Aynı program ABD ve İtalya’da bir defa kullanılıyor, güvenliği olmadığı için kaldırıp çöpe atılıyor. Bizde ise yıllarca kullanıldı.
Bir artı bir odalı evde 120 seçmenin olduğu da görülmüş şeydi. Bir artı bir odalı eve diriler sığmayacağına göre ölü seçmenlerin sığdırılması da son derece bilimsel!
Teknoloji özürlü CHP’nin bu karmaşık seçim oyunlarını denetleme olanağı olmadığı için, seçim akşamları bilgi işlem merkezleri kilitleniyor, veri akışı kesiliyor, işin içinden “Adam kazandı” formülü ile çıkılıyordu.
Şimdi Hatay’da CHP ile AKP arasındaki oy farkı 2 bin 500. Mazbata AKP adayına verildi. Geçersiz oy 38 bin 903, oy kullanan ölü seçmen 3 bin 389…Sonucu ölü seçmen belirliyor. Neden ölü seçmen diye sormayın. Çünkü ölüler dirilerden daha hızlı koşar! O süratle kaç sandığa koştuğunu henüz bilmiyoruz.
Bana soruyorlar, ölü seçmen Hatay’da sonucu nasıl belirler diye? Yanıtım Nasrettin Hoca’nın “kazan” hikayesinde gizlidir. M. K. Atatürk’ün kabrinden ülke genelinde yerel seçimleri kazandığına inanıyorsun da, “Son seçimleri Atatürk kazandı” diye öğünüyorsun da! Neden Hatay’da 3 bin 389 ölü seçmenin sonucu belirlediğine inanmıyorsun