GERÇEKLERLE YÜZLEŞME ZAMANI
Maçın analizine hiç girmeden şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Belediyespor 1-0’lık yenilgiyle ucuz kurtuldu. Tarihi bir hezimet olabilirdi. Adamlar karşı karşıya 2, bomboş kaleye 1 gol kaçırdı. Kaleci Utku da gol çizgisinden 1 top çıkarttı. Buna karşılık Belediyespor’un Emrah’ın acemiliği yüzünden kaçırdığı bir pozisyonu ve birkaç da cılız atağı var. Böyle bir tabloda kalkıp faturayı hakeme kesmek, gerçeklerle yüzleşmeden korkmaktan başka bir şey değildir. Belediyespor’un her an gol atabileceği bir durumu yoktu. Eğer hakem maçı 3 dakika önce bitirdiyse, ben buna “Belediye ikinci golü yemesin diye bitirdi” gözüyle bakarım.
Maç bitti, hakemin etrafı ana baba günü… Kimse takımının oynadığı oyuna bakmıyor. Herkes hakemi suçluyor. Sanırsınız ki, takım süper top oynamış, gol atmış ama hakem golü vermemiş. Yapmayın, etmeyin. Kimi, neye karşı koruyorsunuz? Böyle yapmakla Belediyespor’u çok mu sevmiş oluyorsunuz? İnsan sevdiğine zarar verir mi? Neden sonraki maçları düşünmüyorsunuz? Şimdi saha kapansa ne olacak?
Maçtan sonra hakeme yönelik gösterilen aşırı tepkiler ne kadar yanlışsa, Basın Sözcüsü Mustafa Özbayram’ın ortamı sakinleştirmek için yaptıkları bir o kadar doğruydu. Burada Mustafa Özbayram’ı kutlamak istiyorum. İşte olması gereken budur.
Belediyespor, şampiyonluk mücadelesi veren takımların da puan kaybettiği haftada yenilerek zirve ile puan farkını 10’a düşürme fırsatından yararlanamadı. Sadece o da değil, bence play-off şansını da zora soktu. Dikkatinizi çekerim, herkes yukarı ile puan farkına bakıyor, aşağıları kimse görmüyor. Bence arada bir altlara da bakmak lazım. Belediye yukarıdan ziyade düşme hattına da yakın. Ve eğer Serdar Hoca’nın Turgay ısrarı devam ederse, birkaç maç sonra düşmeme hesapları başlar. Ve yine Belediyespor’un başarısı için Turgay’ın iyi oynamasını bekleyeceksek şimdiden geçmiş olsun.
Korkum şu, bir oyuncuyu kazanma pahasına bir sezon ve belki de bir takım feda edilecek. Değer mi?