ESKİ UYGARLIKLARIN ŞİİRLERİ (TALAT SAİT HALMAN)

Abone Ol

Eski Kültür Bakanlarımızdan rahmetli Talat Sait Halman’ın titiz çevirisiyle dilimize kazandırdığı “Eski Uygarlıkların Şiirleri”, tüm yeryüzüne dağılmış eski şiir bahçelerini günümüze getirip gözlerimizin önüne seriyor. (Zeyyat Selimoğlu)

Yazıyı ilk kullanıp geliştiren (M.Ö. 5000 yıllarında Sümerliler olmuştur. İnsanlık tarihinin en eski yazısı olan Mezopotamya şiirinin ilk örnekleri tahminen M.Ö. 2500 yıllarında yazılmıştır. 650 sayfalık bu tarihi eser yıllardır başucu kitabımdır.

ESKİ MISIR- DİLİN GÜCÜ

Güçlü olmak istersen söz ustası ol,

Dil, yiğit elindeki kılıç gibidir,

İyi konuşan daha merttir iyi dövüşenden,

Dize getiremezler yüreği cerbezeli olanı,

İyilikle, adaletle hüküm sürer,

Atalar dilini güzel konuşan…

SANSKRİT- İZLER

Kader kısa kesse bile iyi insanın sevgisini,

O sevginin izleri sürer gider insanlarda,

Bir canın titreşimleri gibi…

ESKİ YUNAN- BAHAR VE AŞK

Bahar mevsimi bu, ayva da, nar da,

Tomurcuklanıp olgunlaşıyor, kızların kutsal bahçesinde,

Irmaklar gürül, gürül,

Asma yapraklarının gölgesinde, morarıyor dolgun üzümler…

ÇİN- AYYAŞ

Kara toprak içiyor, ağaçlar emiyor yağmuru,

Deniz ırmakları içiyor, güneş denizi, ay güneşi,

Peki ama dostlar,

Bana niye kızıyorsunuz, ben içmek isteyince?

LATİN-KENDİ RUHUMA

Sevgili ruhum, cancağızım,

Hoş bir yolculuğa çıkıyorsun,

Gövdemin konuğu, can yoldaşım,

Hangi ülkeye gidiyorsun?

Soluk, titrek, çıplak cancağızım,

Hiciv gücünü yanına almadan, nereye böyle?

JAPON- İHTİYAR

Garip bir ihtiyar çıkıyor önüme,

İçimdeki derin aynadan bakıyor yüzüme…

ARAP- VER ABASIZA

Sırtıma aba ver dedimse, kefen ver demedim,

Dönüyorum kış ayazında;

Vereceksen hemen ver,

Fakir tahtalıköyü boylamadan…

KIZILDERİLİ- DİNLEYİŞ

Bozkırdan geçen yiğitlerin ayak sesleri,

Sessizlik içinden kopup gelen,

İnsanlar mı, Tanrılar mı?

BAADDİN ŞİİRLERİ!

1-İki horoz bir çiftliğin çitleri üstünde. Biri diğerine, “Eeee hadi ötmüyor muyuz?” Diğeri “”Abi 18 senedir ötüyoruz, uyanan yok. Bırak uyusunlar, faydası yok!”

2-Müşteriyi kazıklamanın “Ticari zekâ”, halkı sürekli kandırmanın “siyasi zekâ”, şike yaparak kazanmanın, “Sportif zekâ”, iyi niyeti suiistimal etmenin “Kıvrak zekâ” olarak algılandığı bir ülkenin zekâya değil, ahlâka ihtiyacı vardır.

3-Bazı insanların yüzüne dikkatlice baktığınızda çiçekleri görmekle kalmazsınız, çiçeklerin kokusunu da hissedersiniz.

30/12/20