EN PAHALI YATAK

Abone Ol

“Eğer ki şu anda vücudunuzun herhangi bir yerinden sinyal gelmiyorsa, yani kısacası organlarınızdan herhangi birinin varlığını hissetmiyorsanız, sağlıklısınız demektir.” diyor bu işin uzmanları.

Gerçekten de öyle. Hasta olan organımız “ben buradayım ve sana kötü bir haberim var.” diyerek sinyalini gönderince biz de buna “şuram ağrıyor” diyoruz. Oysa o güne kadar sinyal gelen yerde böyle bir organımızın olduğunun farkında bile değildik. Ne zaman ki bir şeyler ters gidip görevini yapmakta zorlanır oldu, hemen uyarı sinyalini göndermeye başlıyor. Ve biz de ancak o zaman hatırlıyoruz onu.

Steve Jobs, dünyanın sayılı zenginlerinden biri. Bilgisayar teknolojisinin önderlerinden kabul ediliyor. Hayat öyküsü ise tam bir başarı örneği. Bu nedenle de 2004 yılında pankreas kanserine yakalanıp yedi yıl sonra 56 yaşında ölene dek herkes onun konumunu kıskanıyor ve çoluk çocuğuna örnek gösteriyordu.

Ama durum hiç de göründüğü gibi değilmiş. İsterseniz bundan sonrasını kendisinden okuyalım:

“İş dünyasında başarının zirvesine ulaştım. Diğer insanların gözünde, benim hayatım tam bir başarı örneği. Sonuç olarak, zenginlik ve varlık hayatımın alıştığım ve yaşadığımı sandığım tek yönü oldu. Oysa yaşamam gereken bunların dışında o kadar daha çok yönü varmış ki! Sevmek, mutluluk, sanat, doğa, spor ve daha niceleri benim onları keşfetmem için sırada bekliyorlarmış. Ancak, benim bunlarla tanışma ve yaşama şansım hiç olmadı.

Şu anda hasta yatağımda hayatımı gözden geçirirken, sahip olduğum tüm zenginlik ve saygınlığın ölüm karşısında hiçbir değerinin olmadığını, her şeyin anlamsızlaştığını görüyorum ve ölümün nefesinin giderek yaklaştığını hissediyorum…

Sürekli olarak zenginliğin peşinde koşmak insanı benim gibi eğri büğrü hale getiriyor.

Ne yazık ki kazandığım zenginliği ve varlığı birlikte götüremeyeceğim. Götürebildiğim tek şey sevginin oluşturduğu hatıralarım. Yani sizinle birlikte olan, size güç veren ve size yola devam etmeniz için ışık veren gerçek zenginlik; işte bunlar yani sevgi dolu hatıralar. Çünkü bir tek onlar benimle gelebilecek.

Dünyanın en pahalı yatağı hangisidir bilir misiniz? Hemen söyleyeyim; “Hasta yatağı”… Arabanızı kullanması için bir şoför kiralayabilirsiniz. Ya da sizin adınıza para kazanması için bir kişiyi işe alıp bununla görevlendirebilirsiniz. Ama ne yazık ki, o yatakta sizin yerinize yatıp hastalığınızı yaşayacak kimseyi asla bulamazsınız.

Kaybedilen her şey yeniden kazanılabilir. Ancak kaybolduğu zaman asla yeniden elde edemeyeceğiniz bir şey var o da sağlık, bir başka deyişle de “hayat”. Şu anda nasıl bir hayat sahnesinde olduğumuzla, zaman içinde ve ne yazık ki perdeler aşağıya inince yüzleşiyoruz. Bu nedenle, diğer insanlara şefkat gösterin. Ailenize, eşinize ve dostlarınıza değer verin. Sevgiye değer verin, kendinize iyi bakın.”

Evet dostlar, kendinize iyi bakın ve hiçbir organınızdan mesaj almamaya dikkat edin. Ha, bu arada bir kısmımızın yaptığı gibi, sanki bir yerinizden mesaj almak istiyormuşçasına onları dinleyip durmayın da olur mu? Bırakın herkes işini yapsın. Siz de öyle…

Kısacası, sağlıkla kalın…

DÜŞÜNEN SÖZLER:

·       Hastalık hissedilir de, sağlık hissedilmez. T. Fuller

·       Sağlıktan büyük zenginlik yoktur. Emerson

·       İki şeyin elden gitmeden değerini takdir etmek zordur; sağlık ve gençlik. Hz. Ali

·       Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi,

Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. Kanuni

·       İnsanlar önce para kazanmak için sağlıklarını, sonra da sağlıklarını korumak için paralarını harcarlar. Goethe

·       Öfke karaciğeri, keder akciğeri, üzüntü beyini, korku böbrekleri yorar. Bunlar sürekli olursa da organ hasta olur. İbn-i Sina

·       Hastalıklar, kötü zevklerin ücretidirler. T. Fuller