Çorum Emek ve Demokrasi Platformu, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin 1. yıldönümünde Kadeş Parkı’nda basın açıklaması yaparak hayatını kaybedenleri andı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyelerinin katıldığı açıklamayı platform adına Eğitim Sen Şube Başkanı Kenan Sırma yaptı.
Sırma, 6 Şubat 2023'te sadece Maraş, Hatay, Adıyaman, Malatya, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Urfa, Kilis, Elazığ ve Diyarbakır değil tüm yurdun derin bir acıyla sarsıldığını söyledi.
Yaşadığımız felaketi anlatmaya sözcüklerin yetmediği günler, aylar yaşadıklarını belirten Sırma, "Haftalarca 'ben iyiyim ama' diye başlayıp gerisi boğazımızda düğümlenen cümleler kurduk. Hepimizin yüreği yandı. Şaibeli resmi rakamlara göre 53 binin, gerçekçi rakamlara göre ise 100 binin üzerinde canımız 6 Şubat depremi ile aramızdan koparıldı. Bir yıldır adeta yüreğimize saplanan onlarca kara saplı bıçakla yaşıyoruz" dedi.
'ÜLKEYİ YÖNETENLER ÜÇ MAYMUNU OYNADILAR'
Aradan geçen bir yılda ne acılarının geçtiğini ne de öfkelerinin dindiğini kaydeden Sırma, "Bu ülkede onlarca deprem, yıkım, felaket yaşadık. Ama hepimiz biliyoruz ki bunlar yaşanmadan yıllar önce bilim insanları, meslek odaları defalarca kez uyarıda bulundu, raporalar hazırladı. 6 Şubat depreminden bir buçuk yıl önce Temmuz 2021’de TBMM Araştırma Komisyonunca hazırlanan resmi raporda da tüm bunlar bir daha tekrar edildi. Tüm bunlara rağmen ülkeyi yönetenler her seferinde 'duymadım, görmedim, bilmiyorum' diyerek üç maymunu oynadılar. Dolayısıyla sadece 6 Şubat depreminin değil, yaşadığımız her felaketin ağır sonuçlarına adeta davetiye çıkardılar" diye konuştu.
1999 depreminin ardından dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in "Altımız çürüktür, ama yine de bu altın üstünde yaşamaya mecburuz. Bu depremden çok şey öğrendik" sözlerini hatırlatan Sırma, "24 yıl sonra gerçekleşen 6 Şubat depremi ise üstümüzün yani mevcut devlet organizasyonunun altımızdan çok daha çürük olduğunu gösterdi" sözlerini kullandı.
‘ÇADIR SATANLARIN UNUTMADIK’
Depremin ilk iki günü boyunca ortalıkta görünmeyenleri de kendi sorumluluklarının üzerini örtmek için başlattıkları algı operasyonunu da unutmadıklarının altını çizen Sırma şunları söyledi: “Yakınlarımızdan haber almak için çırpınırken devreye konulan bant daraltmalarını, internet kesintilerini unutmadık. Depremin yaşandığı illerde daha 24 saat geçmeden OHAL ilan edenleri, çaresizlikle kıvranan, derdine derman arayan depremzedeleri “kimse kalkanları kaldırmayacağımızı zannetmesin” tehdidiyle susturmak isteyenleri unutmadık. KESK’in, muhalefet partilerinin, STK’ların yardımlarının depremzedelere ulaştırılmasına engel olanları unutmadık. Kızılay’ın çadır satmasından, yardımları zimmetine geçiren yetkililere kadar uzanan rezaletler zincirini unutmadık.”
'ÇADIR KENTE DÖNÜŞMÜŞ ŞEHİRLER KADERİNE TERK EDİLDİ'
Depremin ilk iki günü boyunca ortalıkta görünmeyenleri unutmadıklarını vurgulayan Sırma, konuşmasının devamında şu sözlerle iktidara seslendi: “Depremden sonra Milli Dayanışma Paketi çıkardınız. Halktan alınan KDV, ÖTV. Motorlu Taşıtlar Vergisi gibi vergileri fahiş oranda artırdınız. 2023 Temmuz’unda 762 milyar lirası depremle ilgili harcamalara ayrılmak üzere 1 trilyon 120 milyarlık ek bütçe yaptınız. 2024 bütçesinde yine halktan, çalışanlardan alınan vergileri bir yıl öncesine göre ikiye katladınız.
Ama aradan geçen bir yıla rağmen deprem bölgesinde hala tek bir çivinin çakılmadığı, molozların dahi kaldırılmadığı yerler var. İşsizlik, kayıt dışı çalışma, sömürü diz boyu. Milyonlarca insan adeta konteyner kente, çadır kente dönüşmüş şehirler kaderine terk edilmiş durumda. Barınma, sağlıklı beslenme ve eğitim sorunları başta olmak üzere, en temel ihtiyaçların karşılanmasında yaşanan sorunlar sürüyor.
'MİLYONLARCA İNSAN SİZDEN BAŞINI SOKACAK BİR ÇATI İSTİYOR'
Topladığınız vergileri depremzedenin yaralarını sarmak yerine kime, kimlere harcadınız? Milyonlarca insan sizden resmî törenler düzenleyip, nutuklar atmanızı değil, başını sokacak bir çatı istiyor. Milyonlar sizden yaşadığı acıları istismar etmenizi, yerel seçim yatırımı olarak kullanmanızı değil, temiz su, sağlıklı beslenme, nitelikli bir eğitim istiyor. Yoksulluk ve çaresizlik kıskacındaki milyonlar sizden 'zorunlu kamulaştırma' adı altında topraklarına çökmenizi, yüzlerce yıllık zeytinlikler yerine binalar dikmenizi değil, en azından depremden etkilenen evlerinin yapı denetim masraflarını karşılamanızı istiyor.
Milyonlar, sizden 6 Şubat depremini 'asrın felaketi' olarak yutturmaya, 'kader' olarak göstermeye çalışmaktan artık vazgeçmenizi, olası depremlere karşı bir an önce önlem almanızı bekliyor. Kısacası ardan geçen bir yıla rağmen, milyonlar sizden anayasasında sosyal hukuk devleti yazan bir ülkenin yurttaşları olarak en temel haklarını istiyor. İnsana, emeğe, doğaya düşman bu bozuk düzene, köhne sisteme karşı emek ve demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz."