Dinlenmenin Zamanı

Abone Ol

Bu hafta doğadan uzaktım, dinlenmeyi seçtim. Çünkü doğada olduğu gibi hayatta da yürümek kadar durmak da insana çok şey anlatır.

Çiçeğin bazen açıp bazen yapraklarını dinlendirmesi, ağacın mevsimlere göre yaprak dökmesi ya da kuşların göç ederken mola vermesi boşuna değildir.
Doğa bize hep aynı mesajı verir; herşeyin bir zamanı var.

Ben de bu hafta toprağın altında kalan tohum gibi sessizliğin içinde kalmayı tercih ettim. Enerjimi sakladım, dinledim, bekledim. Bazen adım atmamak, en doğru adımdır. Çünkü insanın da tıpkı doğa gibi yenilenmeye, güç toplamaya ihtiyacı vardır.

Eğer sizin de içinizden çıkmak gelmiyorsa, kendinize kızmayın. Doğa nasıl kış uykusuna yatıyorsa, insan da zaman zaman dinlenmeyi hak eder. Belki de asıl yolculuk, yürümek kadar durmayı da öğrenmektir.

İnsanın en çok unuttuğu şeylerden biri de kendi içini dinlemektir. Sevmek, hep yan yana olmakla değil, bazen uzaktan da olsa hissetmekle mümkündür. Bir çiçeği koparmadan, sadece bakarak da sevebilirsiniz. Bir dostu her gün görmeden de yanında hissedebilirsiniz. Doğada olduğu gibi, hayatta da asıl mesele kalpten bağ kurabilmektir. Ve bu bağ, en çok da sessizlikte, insanın kendi içini dinlediği o anlarda güçlenir.