İffetten mahrum olan insanlar genelde toplumda tecrit edilmiş, dışlanmış insanlardır. Maalesef toplumdan itibar görmezler. fakat islahı nefis olmaları her an mümkündür. iadei itibarla toplumdaki saygın yerlerine her zaman kavuşabilirler. Hepimizin görevi herkese aynı gözle, güzel yüzle bakmaktır. Bizler de bunu yapmalıyız.
16.Vakti öldürmemek, onu en iyi şekilde değerlendirmek:
Güzel ahlakın, başarının ve toplumsal yükselmenin ön şartıdır. Yani müslüman zamanını boşa harcamayacak. Bir saniyesini bile zayii etmeyecektir. Çünkü ahiret sorgularından birisi de ömrünü nerede nasıl geçirdin, zamanını nereye harcadın sorusu olacaktır ve R.SAV.in ifadesi ile kişiye, malını nereden kazandın, malını nereye harcadın, gençliğini nasıl değerlendirdin, ömrünü nerede ve nasıl tükettin, zamanını nereye harcadın suallerine cevap vermeden mahşerde arasat meydanında mizan ilahi terazisinin başından asla ayrılmayacaksınız, buyurmaktadır.
Çünkü zaman Allah’ın kullarına ihsan ettiği en kıymetli nimettir. Çünkü herşey zaman içerisinde kazanılıyor. Dünya malı, parası, altını, akçası ile asla satın alınamayan bir nimettir. Dünyanın tamamını verseniz, geçen bir saniyesini geri getirmek mümkün değildir. Ne demişler; “El yevagitü tüştera bil mevagıyt, elmevagytü, la tüştera bilyevagiyt” yani, dünyanın en kıymetli madeni olan yakutlar zamanla kazanılır. ama dünyanın bütün yakutlarını verseniz bir saniyelik zamanı geçen ömrü geri getiremez, satın alamazsınız. Ummi kuralını unutmamalı ve zamanımızı boş yerlerle geçirmemeliyiz.
“İlim elde edilmez ilim ilim demekle
Hiç kimsenin karnı doymaz yemek yemek demekle
Başarıya varılır alın teri emekle
Eller neler keşfetti daha neler bulacak
Bizler hala meşgulüz birbirimizi yemekle...
Evet, karıncaya bak ibret al, arılara bak ibret al. durma durma daim çalış, aleme namın sal.
17.Sıhhatin korunması ilahi bir emirdir:
Atalarımızın bir sözü vardır: “Kem aletle kemalat olmaz” Yani ne kadar usta olursan ol, elindeki aletin işe yaramıyorsa sanatın sıfır demektir. İnsan içinde hatta canlılar içinde sıhhatli olmak şarttır. Hasta bir beden ve ruh, hiçbir işe yaramaz. Çalışmak için ibadet için hatta kabahat için de etkin güç gerekli, o da sıhhat ve afiyetle olur. Hasta bir bedenin kendisine yararı olmadığı gibi, başkalarına da yoktur. Onun için bedenimizi ve ruhumuzu her türlü maddi ve manevi maraz, hastalıklardan korumamız bizlere farzı ayın, Allah’ın kesin emridir. Vücudumuz bize emanettir. Başkalarına külfet, yük olmak haramdır. Onunu için sıhhat çok çok önemlidir.
Bir insanın en kıymetli varlığı canıdır. Her insanın canı doğuştan kutsaldır. Dokunulmazdır. islamın en önemli esaslarından birincisi de malı, canı, nefsi, nesli, aklı korumaktır. Yoksa yaşamın hiçbir değeri yoktur. Ana rahmine düşmeden, ve sonrası sıhhatimizi etkileyen etkenlerden korunmamız gerekir. Ana rahmine düşmeden önce dedim. Kalıtımsal hastalıklar, gen olarak babadan oğula geçiyor. İsalm buna nesli koruma diyor. Bir kişide bulunan bir hastalık eğer oun ana babasında da varsa, kişinin o hastalığa yakalanma riski var demektir. Onun için bulaşıcı hastalıklardan kötü alışkanlıklardan, bağımlılık yapan içki kumar, zina, sigara, madde bağımlısı yapan kötü işlerin hepsi İslamda haramdır. Sebebi bunların hepsi ve benzerleri sıhhata aykırı işlerdir. Atatürk ne demiş; Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Sağlam vücut sıhhatli bedendir. SÜRECEK