İki bin yirmi üç şubat ayında
Yandı yürek tüter oldu dostlarım
Maraş, Adıyaman, Hatay fayında
Faylar fayı iter oldu dostlarım
***
Çoluk çocuk, kadın erkek yaşlısı
Durgun, güler yüzlü, ağırbaşlısı
Çiftler, gelin, nişanlısı, eşlisi
Üçer beşer gider oldu dostlarım
***
Yer altında üç gün kimse gelmedi
Kurtulunca solan yüzler gülmedi
Bilmesi gereken derdim bilmedi
Ne de acım biter oldu dostlarım
***
Kader diyor depremlerin adına
Bir kez sen de baksan kader tadına
Bak enkazda şu doğuran kadına
Ana çocuk heder oldu dostlarım
***
Kömür ile makarnadır gideri
Zaten bir kemikle kalmıştık deri
Nedir bir vinç, bir kepçenin ederi
Sağken ölüm beter oldu dostlarım
***
Nice yıkımlardan bir ders almadık
Bugünü düşünüp fikre dalmadık
Akıl, bilim, çizgisinde kalmadık
Çektiğimiz yeter oldu dostlarım
***
Aydınlı sıkıştım bir yanım kanlı
Enkazlar altında inleşir canlı
Dondurucu soğuk, karlı, boranlı
Günüm gecem keder oldu dostlarım