Değerli okuyucularım!
Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığı,
1000 Temel Eser’den ancak 66 tane bastırabildi.
Kitapların basımına 1969’da başlanmış,
1971 yılında da sona ermiştir.
Kitapların basımının sonlandırma işi de Zamanın Milli Eğitim Bakanı Şinasi Orel’e kalmıştır.
Kanımca bu kitaplar basılmalıydı.
Tercüman Serisi,
1001 Temel Eser serisi gibi yarım kalmamalıydı.
“Burada size bir de İstiklal Savaşı Öyküsü anlatmam gerekiyor.
‘Bu da nereden çıktı?’ diyeceksiniz.
Haklısınız.
Ama ne yapalım,
Körle yatan şaşı kalkar:
Timurtaş ‘1000 Temel Eser meselesi’ başlıklı yazısında,
Benim İstiklal Savaşı sırasındaki durumuma leke sürmeye yelteniyor.
Bunları,
Konu ile ilgili olmayan abuk sabuk sözler deyip cevaplandırmamak da var.
Ama şaşı kalktığımıza göre biz de yoldan sapacağız ister istemez.
Çok örneği görülmüştür:
Haksız davalarını koruyacak durumda olmayanlar,
Asıl konuyu bırakıp başka bir çıkış yolu ararlar.
Bu,
Yenilgilerin belirtisidir.
Timurtaş ta böyle yapıyor:
‘Dil Kurumu genel yazmanı,
Her şeyden önce,
İstiklal Savaşı sırasında ne yaptığını,
Ve Antep harbinde neden Kuva-yı Milliyecilerle beraber çalışmadığını’
Diyor.
Sanki ben Kuva-yı Milliyecilerle çalışmamış isem,
Temel eserler ve Faruk Timurtaş temize çıkacak.
Dedim ya,
Adam mantık yükü.
Emrettikleri (!) açıklamayı,
Hemen mahkeme yoluyla yazılarının çıktığı gazeteye yolladım.
Yalanlamam,
8 Ağustos 1971 tarihli Tercüman’da şöyle çıktı:
Bir yalan düzeltiliyor(…)” (Ömer Asım Aksoy. Cumhuriyetin 50. Yılında Özleştirme Durdurulamaz. TDK yayını. S: 169. 1973. Ankara)
01.09.2022 – Ankara