Ülkede yargıyı, hukuku, anayasal düzeni tekelinde tutan bir iktidar var. Yargıçları keyfine göre atıyor, farklı karar veren mahkemeleri dağıtıyor. Beğenmediği yargıçları sürgüne gönderiyor, kıdemlerini düşürüyor. Kendi avukatlarını yargıç yapıp “tarafsızlık” adı altında halka yutturmaya kalkıyor. Bununla da yetinmeyip CHP’nin 38. Kongresi’ni iptal ettirmeye çalıştı. Ardından mahkemelere “mutlak butlan” kararı, yani kongreyi yok sayma hükmü aldırmaya uğraştı. Ama lokma büyük olunca yutulmadı, boğazlarına takıldı. Üstelik bu tiyatronun yönetmeni kendileri değilmiş de CHP’lilermiş gibi algı yaratmaya çalıştılar.
Sonuç? Operasyonel, icazetli muhalefet tamamen çöktü.
Şu garabete bakın: Ülkede doksana yakın hukuk fakültesi var ama gerçeği dile getiren hukukçu sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Diğerleri adeta uzayda yaşıyor. İktidarın bu ayak oyunlarını “normalmiş” gibi sunmaya çalışıyorlar. Tarih onları suskunluklarıyla anımsayacak. Halkın vicdanında ise çoktan yok hükmündeler.
Aynı delegeler önce 38. Kongre’de bugünkü yönetimi seçti. İktidar uzantıları “iptal” davası açtı, yeniden kongreye gidildi, yine aynı delegeler bugünkü yönetimi tek listeyle onayladı. Cumartesi günü ise delegeler bizzat olağanüstü kongreyi topladı ve geçerli oyların tamamıyla yönetimi yeniden seçti.
Peki, bundan sonra daha ne yapmaları gerekiyor?
Delegeler, iktidarın “sözde, icazetli muhalefetine” karşı en sert yanıtı verdi. Operasyon mühendisliği, iktidarın ayak oyunları sert kayaya çarptı, duvara tosladı.
CHP’nin olağanüstü kongresi, YSK’nin gözetiminde ve yasaların çizdiği sınırlar içinde yapıldı. Artık 38. Kongre diye bir şey kalmadı. Hâlâ “24 Ekim’de mahkeme mutlak butlan kararı verecek” diye umut pompalayanlar, aç tavuk misali rüyalarında darı görüyor. Parti, doğal süreci içinde kendini yenileyerek delegesiyle iradesini ortaya koydu.
Varsayalım ki mahkeme siyasallaştı ve 38. Kongre’yi yok saydı. Sonra ne olacak? Eski yönetim kalkıp yeniden CHP mi kuracak? Böyle bir düşünceye insan ancak güler. Ortada YSK onaylı yeni bir yönetim var. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin buna “dur” deme yetkisi olmadığını hukuk fakültesi birinci sınıf öğrencisi bile bilir. Az çok hukuk bilen herkes bunu söylüyor.
Her şey çok net:
*CHP, icazetli ve iktidar destekli operasyonel muhalefeti sonlandırdı. *Parti içinde gri, sisli alan diye bir şey kalmadı. *Delegeler defalarca iradesini ortaya koyarak kuşkulara yer bırakmadı.
CHP, kongresiyle hem iktidarın yargı mühendisliğini hem de içerideki icazetli muhalifleri tarihe gömdü. Kılıçdaroğlu, Gürsel Tekin, Barış Yarkadaş artık kumda oynayabilirler.
CHP’de iktidar destekli muhalefet artık yok hükmündedir.