12 Kasım Pazar akşamı saat 17.30’da Büyük Kulüpte yapılan Atatürk ve Cumhuriyet konulu konsere gittim.
Her sene klasikleşen Büyük Kulüp Korosu konserlerini şef Taylan Kendirli yönetmektedir. Büyük Kulüp Korosuna konuk sanatçılar olarak TRT ve Cumhurbaşkanlığı korosu ses sanatçılarından Adnan Mungan, Güzin Değişmez, Bekir Ünlüataer, Münip Utandı ve Çiğdem Yarkın katıldılar.
Konserde koroya ve solistlere saz sanatçıları, kemanlarda Kemal Caba, Aziz Şükrü Özoğuz, udda Osman Nuri Özpekel, kanunlarda Hacer Tısoğlu, Ayşe Ayan, kemençelerde Lütfiye Özer, Şehnaz Ayan, tanburda Gamze Ege Yıldız, viyolenselde Volkan Ertem ve neyde Hüseyin Özklıç eşlik ettiler.
Konserde açış konuşmasını Büyük Kulüp başkanı Gündüz Kaptanoğlu yaptı.
Refik Fersan’ın Rast peşreviyle başlayan konser, Dede Efendi’nin Rast şarkısı,
Gözümde daim hayal-i cana, / Gönülde her dem cemal-i cana ile
Hafız Post’un Rast Yürük Semaisi,
Gelse o şuh meclise, naz ü tegafül eylese adlı şarkılarını koro seslendirdi.
Ardından Dostlar Musiki Topluluğu Başkanı sevgili hocamız Adnan Mungan,
Ahmet Rasim’in Rast şarkısı “Leb-i renginine bir gül konsun” adlı şarkısını ve Zeki Arif Ataergin’in “Hicranla geçen günleri hasretle anarken” adlı Hicaz şarkısını okudu.
Sanatçı Güzin Değişmez Lem’i Atlı’nın Uşşak şarkısı,
“Neler çektim, neler canan elinden / Tebah oldum yeter hicran elinden”
ve Tatyos Efendi’ in “Mani oluyor halimi takrire hicabım” adlı şarkısını okudu.
Sanatçı Çiğdem Yarkın, Giriftzen Asım Beyin Uşşak şarkısı
“Cana rakibi handan edersin, / Ben bi-nevayı giryan edersin” ve Sadettin Kaynak’ın
Hicazkâr şarkısı “Beni sana bağlayan gözlerinin rengidir” adlı şarkıyı okudu.
Sanatçı Bekir Ünlüataer, Hacı Arif Bey’in Segâh Şarkısı,
“Olmaz ilaç sine-i sad pareme / Çare bulunmaz bilirim yareme” ve Anonim Evc Rumeli türküsü “Şahane gözler şahane / Hüsnüne yoktur bahane” adlı şarkıyı okudu.
Sanatçı Münip Utandı, “Yemenimin uçları, çıkamam yokuşları / O yâre selam edin yedi dağın kuşları” adlı şarkıyla Ali İçenger’in Evc şarkısı,
“Bir gören bir dem unutmaz sen gibi bir mehveşi” adlı şarkısını okudu.
Son olarak koro Aziz Atatürk’ümüzün çok sevdiği Rumeli türkülerini ard arda okudu.
Dağlar, dağlar viran dağlar / Yüzüm güler kalbim ağlar,
Yüreğimden kanlar damlar / Bir olaydı, pir olaydı, / Ne olur benim olaydı..
Yine bir Rumeli türküsü Uşşak Nim sofyan
Ali’şimin kaşları kare / Sen açtın sineme yâre,
Bulamadım derdime çare, / Görmedin mi civan Ali’şimi Tuna boyunda?
Görmedin mi Aslan Ali’şimi Tuna boyunda?
Bağlı olarak yine bir Rumeli türküsü Uşşak Sofyan ;
Köşküm var deryaya karşı, / Durmaz akar gözüm yaşı,
Sevdadır her işin başı, / Var gönül var, git seyreyle aman, / Gel bana söyle…
Türk klasik müziğinin seçilmiş ve çok değerli sanatçıları olan solistler ve koro elemanları güzel sesleri ve muhteşem yorumlarıyla Aziz Atatürk’ümüzün çok sevdiği şarkıları seslendirerek müzikseverlerin gönül tellerini titrettiler.
Müzikseverler olarak solistleri ve koro sanatçılarını dakikalarca ayakta alkışladık.
Büyük kulübün her konserinde salonu dolduran seçkin müzikseverler arasında İstanbul Üniversitesi Klasik Türk Musikisi korosundan benim de hocam olan değerli şefimiz sevgili Süheyla Altmışdört hocamızın yanına giderek saygıyla elini öptüm ve kendisine uzun ömürler diledim.
Klasik Türk Musikisi ince bir zevk ve zengin bir kültürel donanım gerektirdiği için bizim kuşakla beraber dinleyeni ve icra edeni maalesef gittikçe azalıyor.
Yahya Kemal Beyatlı,
“Musiki denilen nutku ilâhi / Engin bir denizdir namütenâhi” dese de, maalesef
Klasik Türk Musikisi sanki son demlerini yaşıyor.
Ben de İstanbul Üniversitesi korosundan bu yana yaklaşık 60 yıldır (1963) Klasik Türk Musikisinin içindeyim, musikiyle ilgili olarak yazdığım şu dörtlükle müzikseverlere şöyle sesleniyorum.
Yolu sevdadan geçen müzikle handan olur,
Aşkla meşkle mest olur, bülbüle canan olur.
Bezm-i meyde teselli arayan gönüllere,
Nağmeler şifa verir, dertlere derman olur. (Mehmet Özata)