Muharrem İnce, cumhurbaşkanlığı adaylığı için 100 bin imzayı 4 gün sonra, ak trollerin desteğiyle güçlükle tamamlayabildi. İlk turda yüzde 30-40 gibi oylarının olduğunu söyleyen birinin, ak trollerin desteği olmadan 100 bin imzayı bile tamamlayamaması, ciddiyetsiz ve abartıdan ibaret bir devinim içinde olduğunu gösteriyor. Bahsedilen nitelikte oy oranına sahip olan bir aday, 100 bin imzayı daha ilk günde, olmadı ikinci günde fazlasıyla tamamlardı. Ne var ki hala üçüncü günde 67 bin rakamına çakılıp kalmıştı. Ak trollerin yardımseverliğine dua etsin! İmza engelinden kurtardılar. Abartmaya gerek yok, alacağı oyun tümü de budur. Belki onu da alamayacak.
Halk ozanı Aşık Veysel’in ünlü şiirini anımsarsak “Güzelliğin on para etmez/ Şu bendeki aşk olmasa” sözü çok anlamlıdır. Muharrem İnce’nin siyasi niteliği “Beş para etmez” aslında, fakat Sayın Kılıçdaroğlu onu hesaba alıp da aday göstermeseydi… O’nun lafazanlığı, demagogluğu çözülemedi ve baştan yanlış algılanıp yanlış değerlendirildi. Bu şahsın parti içinde bir çıban başı olduğunu, yıllar öncesinden yazılarımda belirttim.
İnce devri artık bitmiştir. Kendisinden bahsettirmekten sinsice sevinç duyan, psikososyal bir hastalık sahibidir. Ayrıca güvenilmezdir. Seçim gecesi “Adam kazandı” diyerek güven ve umutları yitirdi. “Binlerce avukatı YSK önüne yığacağım” dedi. Seçim gecesi kaçtı. “Partiden istifa etmeyeceğim” dedi etti. “Yeni parti kurmayacağım” dedi kurdu. “Kılıçdaroğlu karşısında aday olmam” dedi oldu.
Herkes AKP’li Cumhurbaşkanından şapkadan tavşan çıkarmasını bekliyor. Çıkaracağı tavşanı filan yok. Fakat zulasında bir piyon varmış onu piyasaya sürdü. Muharrem İnce’nin dikkat edilirse yaptığı tüm devinimler mevcut iktidarın işine yarıyor. İnce direkt AKP’ye geçse bu kadar zarar veremezdi, oysa sol gözüküp sağ vurarak daha zararlı olmaya çalışıyor. Partiden birlikte ayrılıp gittiği kişi, Teğmen Mehmet Ali Çelebi değil miydi? O da doğrudan AKP’ye gitti. İnce’nin aday olduğu seçimlerde bu kişi bilgi işlemin başındaydı. Bir tek veri vermeden sistemi kilitledi. İnce’nin seçim döneminde İBAN’a yapılan bağışlar nerede? Nasıl harcandı? Hesabı yok.
Sistemi kilitleyen Çelebi ve “Adam kazandı” diyen İnce ikisi de, biri direkt, diğeri dolaylı AKP’ye hizmet ettiler. CHP içinde Truva Atı rolü oynadılar.
Alçak gönüllülük gösterip, ayağına gidip, kendisini Halil İbrahim Sofrasına davet eden, Kılıçdaroğlu ve CHP heyetine sözü “Hoş geldiniz, güle güle” diyerek ukala bir yanıtla, son derece kaba ve nezaketsiz, misafiri kovar gibi bir tavır sergiledi. Kazanamayacağı cumhurbaşkanlığı adaylığından vazgeçmiyor. İnce siyasal olarak intihar etmiştir. Sandık ona yanıtını verecektir. Tüm veriler Kılıçdaroğlu’nun birinci turda Cumhurbaşkanı olacağını gösteriyor. AKP iktidarı çağın sorunlarına yanıt veremez ve artık miladını tamamlamıştır.
Bilinen bir fıkra ile konumuzu tamamlarsak; Kurt yavrusuna yaşamı öğretiyormuş, koyunları gösteriyor.
-“Bak yavrum bunun eti lezzetlidir.” Sonra çobanı gösteriyor.
-“Bunun sopası acıdır, dikkat etmelisin.” Yavrukurt çoban köpeğini görmüş,
-“Baba baba bak bu bize benziyor “ demiş.
Kurt “Yavrum bunu görünce kaç! Biz ne çektiysek bize benzeyip de bizden olmayanlardan çektik” der.
Kıssadan hisse, bize benzeyip bizden olmayanlardan çekiyoruz.