Geçenlerde güzel bir ortamda sesi çok güzel bir sanatçıyı dinledim; dağlar, yeni ayın o zarif çizgisi,
çok güzel bir ses ve yanında tek akustik gitar, dostlar, sevdiklerim…
Daha ne olsun!
Nazım usta sevgisini anlatırken ne demiş: Seni düşünmek güzel şey/ Seni düşünmek ümitli bir şey
Dünyanın en güzel sesinden/ en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
Yani bizim kültürümüzde özellikle aşk, şarkılarla, türkülerle anlatılmıştır.
Tarihte yaşanmış efsane aşkların mutlaka şarkıları vardır.
70’li yıllar, bizim tam ergenlik ve gençlik yıllarınıza denk gelir.
Hani aşkların genellikle platonik yaşandığı, bir bakışın bir ömre bedel olduğu, 68 kuşağının o naif, barışçıl karşı duruşlarının devamı romantizmi olmuştur.
Özellikle ülkemizde ‘Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek’ diyerek Samanyolu’nda ne çok aşklar yaşanmış…Kavuşulsun, ömür boyu sürsün, sürmesin bir çok aşkın ortak şarkısı olmuştur.
Biz yaştakilerin yaş alması, ancak yaşlanmaması, belki aşka olan, umuda olan inancımızdadır.
Tabii ki bu yılların Türk sineması da bizlerin aşka olan inancını yoğun duygusallıkla desteklemiştir.
Sinemadan ağlamadan çıkmak veya sonunda genellikle umut dolmak, tiyatro sahnesi gibi alkışlayarak
çıkmak, senaryoların, prodüksiyonların tabii ki çok güçlü olmamasına rağmen, sanıyorum oyuncuların oyun gücü ve hayatın naifliği ile film şarkılarının içimize geçmesindendir.
70’li yılların sonuna doğru ülke ekonomisine paralel olarak, filmlerde gördüğümüz namuslu, sonunda mutluluğa kavuşan yoksulluk, yerini yavaş yavaş mücadeleye bırakmış, şarkı sözleri kimi zaman bir tamirci çırağının gerçeklerle yüzleşmesini sağlarken, bir başka şarkı da fabrikada tütün saran kızın hayallerine dikkat çekmiş, bazen hayatlarımıza düşen bir kıvılcım bizim yolumuzu değiştirmiştir.
Şarkılarla biraz daha uyanmış, romantizme dünyayı değiştirebiliriz düşüncesi karışınca
Sev Kardeşim, Hayat Bayram Olsa gibi ütopyalara dönüşmüştür.
70’li yıllar , dünya müziği ve ekonomik politika açısından önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemdir.
1970'li Yıllarda Dünya müziği yanında Türk pop müziği de etkinlik kazanmış ve sosyal hareketler
müzikte büyük bir çeşitliliğin, yeniliklerin yaşanmasına yolaçmıştır.
Bu yıllarda, rock, funk, soul, disko ve reggae gibi çeşitli müzik türleri popülerlik kazanmıştır. Aynı zamanda, müzik sosyal ve politik hareketlerle iç içe geçmiştir.
1970'ler, rock müziğinin altın çağı olarak kabul edilir. Bizde Anadolu rock hayranlıkla dinlenirken, Led Zeppelin , Pink Floyd , The Rolling Stones ve Queen gibi gruplar, bu dönemin en büyük isimleri arasında yer alır. Ancak, rock müziği sadece eğlence değil, aynı zamanda protesto ve sosyal bilinçliliğin de bir aracı olmuştur. Özellikle Vietnam Savaşı'nın etkileri, sivil haklar hareketi ve çevresel kaygılar, müzikte güçlü bir şekilde yer bulmuştur. John Lennon 'ın "Imagine" şarkısı, dönemin en önemli barış ve insan hakları şarkılarındandır.
1970'li yıllar, dünya müziği ve ekonomik politikalar açısından büyük dönüşümlerin yaşandığı bir dönemdir. Müzikte çeşitlilik ve sosyal hareketlerle iç içe geçen temalar öne çıkarken, ekonomik alanda petrol krizleri, stagflasyon ve neoliberal politikaların yükselişi belirleyici olmuştur.
Bu dönemde müzik, sadece bir eğlence aracı değil, aynı zamanda toplumsal ve politik değişimlerin bir yansıması olarak önemli bir rol oynamıştır.
Yazıyı yazarken amacım 70, 80, 90, 2000 yıllarında müzikleri anlatmaktı, aynı şarkıcı tüm bu yılların şarkılarını peşpeşe söyleyince şarkı sözleri yılların ekonomi politik ve sosyal yapısını anlatıyordu, ancak hepsi ayrı bir yazı konusu oluverdi.
70’lerin o duygusal aşkları ve aşk şarkıları sinemaları 80’lere gelirken yerini ayrılıklara, içine kapanmaya, hayal kırıklıklarına bırakacak şarkılara evrilecekti. Tıpkı 12 Eylül sonrası Türkiye gibi.
Bir dahaki yazı tabii ki 80’ler…
Kaz Dağları