Yine bir sohbetteyiz Dr. Sadık Ekber’le. Bu sohbetimizin bir yerinde babasından, annesinden bahsetti:
“Demokrat bir aileyiz.” dedi. “Yedi kardeş, ana, baba dokuz kişilik bir aileydik. Babam her konuda oylama yapardı. Ancak anamın oyu iki sayılırdı. Babam Tahran’da sayılı eczacılardan demiştim ya, anam okuma yazma dahi bilmezdi. Ama hayat görüşü profesörlere bile taş çıkartırdı. Anlayışlı, hoşgörülü ve demokrat bir kadındı. Anamla babam deliler gibi birbirlerine âşıktılar. Varlıklı bir aile idik. Şimdi üç oğlan dört kız kardeşiz ya, beşimiz doktor. Benim ablalarım İran’da evliler. İki erkek, iki kız kardeş doktor Türkiye’deyiz. Ve Türk vatandaşıyız. Bir de benim ikizim var; o da İran’da kadım doğum mütehassısı.”
* * *
Dr. Sadık Ekber’le zaman zaman buluşup sohbetlerimize devam ediyoruz. Sohbetlerimizde aile olaylarına da aile fertlerinin kişiliklerine de değiniyoruz, samimi ve içtenlikli olarak. Bunlar gerçeğin ta kendisi çünkü. Daha önce dediğim gibi, çok sevecen ve samimi, anlattıkları beni kendisine daha çok yakınlaştırıyor. Kendisi kültür yüklü, bilgi dağarcığı çok geniş. Çok gezmiş, çok görmüş. Amerika, İran ve Türk kültürünü fevkalade yaşayarak öğrenmiş olduğunu daha önce söylemiştim. Türkçe, Azerice, İngilizce, Kürtçe, Osmanlıca ve İranlı olduğu için kendi dilleri Farsçayı çok iyi biliyor ve çok güzel kullanıyor.
Yalnız olduğu için arada bir kendi evinde buluşup özellikle sanat üzerine sohbet ediyoruz. Özel kitaplığında iki bin kitap var. Sanatçı ruhlu ve profesyonel bir sanatçı. Suluboya ve guaj tabloları mükemmelin üstünde. Bazıları Amerika’da katıldığı sergide hem jüriden hem özel kurumlardan hem de halk jürisinden ödül almış. Bir de ağırlıklı olarak minyatürleri var ki şimdiye kadar gördüğüm minyatürlerin en mükemmeli. Derler ki onun için “Dr. Sadık Ekber’in esas mesleği ressamlık; hobi olarak da Radyoloji uzmanlığı yapıyor.” Eserlerini gözü gibi koruyor. Yalnız yaşamasına karşın evi tertipli, düzenli. Sanırsın iki temizlikçi her gün silip süpürüp temizliyor; pırıl pırıl… Hastanedeki uzmanlık dalının titizliği eve de yansımış. Resim çalışmalarındaki titizliği ve sabırlılığı övgüye değer. Çağdaş giyimi ile örnek bir kişilik. Hümanist düşüncesiyle sevecen, hoşgörülü, paylaşımcı. Sözün özü her yönüyle tam bir beyefendi…
* * *
Ben Dr. Sadık Ekber’le Çorum’a geliş tarihi 07.10.2017’den beş gün sonra tanıştım. Dr. Sadık Ekber, doktor olan beş kardeşin en büyüğü. İlerleyen zamanda küçük kardeşi Dr. Muhsin Ekber’le tanışıp her Çorum’a gelişinde uzun sohbetlerimiz oldu. Daha sonraları Dr. Münire Hanımefendi ve eşi ile tanıştım. Her ikisi de sevecen, cana yakın, samimi ve karşısındakine pozitif enerji yüklüyorlar. Öyle ki gün bitmese de saatlerce konuşup kardeşçe sohbet edesi geliyor insanın. Kızı Seba da doktor. Almanya’da ihtisas yapıyor. Kızı Dr. Seba ile telefonda konuşup tanıştıysak da henüz yüz yüze tanışıp konuşamadık.
* * *
Dr. Sadık Ekber ve kardeşlerinin samimi ve dostça yaklaşımları bana 1957’de tanıdığım Tahranlı Feridun Paşazade isimli arkadaşı hatırlattı. Onunla da aynı duygularla bir ay gibi kısa arkadaşlık yapmıştık. Feridun Paşazade ile nerede ve nasıl tanışıp arkadaşlık yaptığımı Dr. Sadık Ekber’e anlattım.
“Ya” dedi, “Demek İran’da da bulundunuz?”
Çok yıllar önce İran’a gidişimi, Tebriz ve Tahran’ı gezişimi de söyleyince çok sevindi.
“Anlatsana.” dedi. Ve kısaca anlattım:
Günümüzden altmış yıl önce, henüz on altı yaşındayken, Elburz Dağları eteklerinde yapılacak olan on ülkenin katılımı ile Uluslararası İzci Kampı’na yedi yüz mevcutlu okulumuzdan on yedi kişi seçilerek ben de katılmıştım. Bu kampa bakanlık temsilcimiz, yöneticilerimiz, öğretmenlerimiz, doktorumuz, diğer Öğretmen Okulu’ndan gelen temsilci arkadaşlar, enstrüman ekibimizle birlikte altmış kişilik bir grupla Türkiye Öğretmen Okullarını temsilen gitmiştik.
Kamp bir ay sürecekti ve orada diğer ülkelerden gelen ekiplerle çeşitli etkinlik ve gösteriler ile yarışacaktık. Gittik, yarıştık ve birincilikle yurdumuza döndük.
İran Şahı Rıza Pehlevi Aynalı Saray’ında ekibimizi kabul etti. Ekibin her ferdini ayrı ayrı tebrik ederek, adımıza hazırlanan katılım belgelerimizi ve kupamızı elinden aldık.
(SÜRECEK)