Ressam, şair ve yazar olan Bedri Rahmi Eyüpoğlu1911 yılında Giresun Görele’de doğdu.
1975 yılında İstanbul’da öldü. Beş çocuklu bir ailenin ikinci erkek çocuğuydu.
Ressam Zeki Kocamemi, Trabzon’da bir lisede resim öğretmenliği yaptığı yıllarda, Bedri Rahmi’nin yeteneğini fark eden, ona yol gösteren ilk ustasıdır. Aynı dönemde bir öğrenim bursu ile Fransa’ya giden kardeşi Sabahattin Eyüboğlu ise Fransa’dan gönderdiği resim kitaplarıyla kardeşinin Batı sanatından haberdar olmasında büyük rol oynadı.
Güzel Sanatlar Akademisinde başlayan resim öğrenimini Paris’te sürdüren Eyüpoğlu, daha sonra Türkiye’ye döndü ve ölümüne kadar Güzel Sanatlar Akademisinde ders verdi.
Yerel yaşama ilişkin gözlemlerini, yazma kilim gibi yerel kültürel değerlerdeki malzemeyle buluşturarak tablolarına yansıttı.
Tablolar ve gravürlerin yanı sıra büyük boyutlu duvar resimleri, mozaik ve seramik panolar yaptı. Bazı desenleri ölümünden sonra Binbir Bedros (1977), Karadut (1979) ve Babatomiler (1979) adlı kitaplarda yayımlandı. Halk kaynağından beslenen sanat anlayışı şiirlerinin de temeli oldu. Şiirlerinde masallardan, söylencelerden, türkülerden yararlanarak doğa tutkusunu, insan sevgisini, yaşama sevincini toplumsal sorunlara yansıttı.
Türk kültür ve sanat hayatının çok önemli bir temsilcisi olan Bedri Rahmi Eyüpoğlu üstadın “Büyükşehir” adlı şiirini çok severim.
BÜYÜKŞEHİR
Bir değil hallerin, beş değil / Nasıl anlatsam hepsini bir, bir…
Nasıl bağlansam sana, nasıl büyükşehir?
Yüz tane kolum olsa kucaklamaya yetmez,
Tepeden tırnağa dudak kesilsem, bitip tükenmezsin,
Anten misali gerilse bütün damarlarım,
Nasıl duyarım semt semt, bucak, bucak seni!
Nasıl kucaklarım?
Büyük hastanelerinde yatarım, insan dolu,
Büyük gemilerine binerim, mahşer,
Hanların dolu, hamamların dolu,
Gel gör ki, her Allah’ın günü / Göz göze, diz dize…
Tramvayda, sinemada, meyhanede, mabette,
Herkes kendi murdar karanlığına gömülmüş,
Herkes gurbette…
*
Gerçekten sorunlar yumağı bir gayya kuyusuna (Cehennemde bir kuyu) benzeyen büyükşehir İstanbul yaşamı herkesi canından bezdiriyor. Yıllarca evvel İstanbul’da bu kaos ve kargaşayı gören Bedri Rahmi üstadın bu isyanına katılmamak elde değil.
Bedri Rahmi Eyüpoğlu üstadı sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum. Ruhu şad olsun.
İstanbul Üniversite korosundan rahmetli arkadaşım Eczacı Memduh Cumhur’un torun sevgisiyle ilgili çok sevdiğim ve beni çok duygulandıran şu güzel dörtlüğünü paylaşıyorum.
Üç nesli saran sevgiyi bulduk özümüzde,
Hasret götüren rüzgâr esip dağları delmiş,
Binlerce şükür hakk’a, güzel günlere erdik,
Bir lahza torun sevgisi dünyaya bedelmiş…(Memduh Cumhur)
HAYATIN İÇİNDEN
1-Dünyanın en geniş kapsamlı IQ testi (Zeka testi) 14 Mayıs’da Türkiye’de yapılacakmış.
2-Kendimizi bilelim: Ülke Türkiye, bitki örtüsü beton, başlıca üretim inşaat, ihracat pudra şekeri, jelibon, ithalat mülteci, hükümet geliri İban, yönetim şekli talimat, para birimi pul.
3-Evlilikte başarı, yalnız aranan kişiyi bulmakta değil, aynı zamanda aranan kişi olmaktır.
Dinle sana bir nasihat edeyim / Hatırdan gönülden geçici olma,
Yiğidin başına bir iş gelirse, / Anı yad ellere açıcı olma,
Mecliste arif ol kelamı dinle, / El iki söylerse sen birin söyle
Elinden geldikçe sen eylik eyle, / Hatıra dokunup yıkıcı olma…(Karacaoğlan)
Bir dörtlük de benden;
Sen seni bilirsen varsın bu alemde, / Başkaları da var, anlarsın bu alemde,
Bizlerle onlarla hayatı paylaşırsan, / Sevdikçe yücelir yaşarsın bu alemde…
(Mehmet Özata)
26 Nisan 2023