İş kanunumuz işçilerin yıllık izin hakları ile ilgili keskin çizgiler ortaya koymuştur. Buna rağmen günümüz çalışma koşullarında zaman zaman bu keskin çizgilere ters düşen kaçınılmaz uygulamalar gerçekleşmektedir. Bu haftaki yazımda bu hususlar üzerinde durmak istiyorum.
İşçinin yıllık iznini kullandırma yükümlülüğünü yasalarımız işverene yüklemiştir, bu nedenle işveren işçinin kazandığı yıllık iznini bir sonraki yıl içinde kullandırmak, eğer kullanmadı ise hizmet sözleşmesi devam ettiği süre içinde kullanmadığı izinleri kullandırmak zorundadır.
Yıllık izin ile ilgili yasanın özünde işveren açısından da faydaları göz önüne alınmıştır, şöyleki; yıllık iznini kullanan işçi, dinlenmiş, dinlenmenin getirdiği moral ile izin sonrası verimliliği üzerinde etkileri artacaktır.
Dolayısı ile, işgücünün korunması ve yenilenmesi amacını güden, hem işçi hem de işverene çeşitli yararlar sağlayan bir sosyal politika tedbiri olarak yıllık ücretli izin, işçinin sağlığının korunması, kişiliğinin geliştirilmesi, bedensel ve ruhsal olarak sağlıklı çalışanların oluşturduğu bir toplum düzeni sağlanması amaçlayan bir uygulamadır.
Yukarıda bahsettiğim gibi işçinin yıllık izin hakkını kullandırmak işverene yüklendiğinden, işçi tarafından herhangi bir yıllık izin talebinin olmaması işverenleri bu yükümlülükten kurtarmayacağından ve bu durum nedeniyle herhangi bir yasal ceza ile karşı karşıya kalmamak için neler yapılması gerekir bir bakalım;
•İşletme içinde, bir işçi temsilcisinin işçiler tarafından seçilmesinin sağlanması,
•Yıl başlarında, seçilen bu işçi temsilcisi tarafından ve işveren yada işveren temsilcisi ile bir yıllık izin zaman planı hazırlanması gerekir. Bu zaman planında işletmenin çalışma düzenini bozmayacak, üretimi yada işi aksatmayacak zamanlar belirlenmelidir.
•İşçi temsilcisi tarafından işçiler ile görüşülerek hazırlanan zaman planı doğrultusunda işçiler tarafından talep edilen izin tarihleri belirlenmelidir.
•İşçi temsilcisi tarafından işçiler ile belirlenen bu tarihler işverenin onayına sunulmalı, uygun olmayan tarihler karşılıklı görüşmeler ile düzenlemedir.
•Sonuçlanan ve kesinleşen son durum, işçilerin ad soyadları, sigorta sicil numaraları, izin tarihleri ve imza bölümlerini içeren toplu bir liste işçi temsilcisi tarafından hazırlanarak, her bir işçiye ayrı ayrı,işçi temsilcisi ve işveren tarafından imzalanarak çalışma alanında ilan edilmelidir.
•Olağanüstü durumların haricinde işçi ve işveren bu plana uymak durumundadır.
•Son olarak işçiye yıllık izni karşılığında çalıştırılmak suretiyle ayrıca ücret verilemez.
Diğer yandan işçi açısından da bazı yükümlülükler var;
•Yıllık izne ayrılan işçi ayrılmadan önce, yıllık izin çizelgesini imzalamak ve işine başlangıç tarihini bu sayede öğrenmek durumundadır.
•Yıllık izne ayrılan bir işçi başka bir işyerinde çalışamaz. Çalışmasının tespit edilmesi halinde, iş kanunumuz verilen ücretin geri alınabileceğini emretmiştir.
•Yıl içinde plana uygun olmayan zamanlarda yıllık iznine mahsup edilmek üzere birkaç günlük izin alamaz. Bu tür izinler ancak, işverenin uygun görmesi halinde ücretli yada ücretsiz mazeret izni olabilir.
Son zamanlarda çıkartılan çalışma hayatındaki düzenlemeler her geçen gün işletmelere özel yükümlülükler ve maliyetler getirmektedir, bu nedenle gereksiz cezai maliyetlere maruz kalmamak için bu konularda dikkatli olmak zorundalar, işletmelerimiz.