Sonuçta hepimiz faniyiz. Önemli olan geride bırakılan izlerdir. İyi izler bırakanlar var, kötü izler bırakanlar var, hiç iz bırakmayanlar var.
Geçtiğimiz günlerde, edebiyatımızın büyük ustası Yaşar Kemal de geride 35 anlamlı, güzel mesajlı roman ve bir çok güzel eser ile, iyi izler bırakarak ayrıldı aramızdan.
Ölüm, ne kadar yaşlı da olsa acı, üzücü. Hele de böyle üretken, topluma güzel içerikli mesajlar veren , dünya çapında usta bir yazar, ulu bir çınar olunca.
Ona yakışır şekilde, binlerin katıldığı bir törenle uğurlandı, sonsuzluğa.
O, Nobel ödülüne aday gösterilmiş, görüşlerine uymadığı için kazandırmamışlardı.
Bir çok değerbilirin ifade ettiği gibi, o, Nobel ödülünü, halkının gönlünde çoktan kazanmıştı. Önemli olan da bu değil miydi?..
Kuşkusuz, yazarların ürettikleri eserlerde akıcı ve ustaca kullandıkları dil kadar, topluma verdikleri mesaj da çok önemlidir.
İşte Yaşar Kemal bunların hepsini bir arada başarmış, topluma çok güzel mesajlar vermiş bir yazardı. Okuyucularına tabii.
Feodal düzenin karşısında yer almış,ezenden değil, ezilenden yana tavır almış, eserlerinde bu konuların yanında,barışı,özgürlüğü,demokrasiyi,kardeşliği,emeğin değerini işleyen bir sosyalistti.
Demirciler Çarşısı Cinayeti romanının başında ve sonunda dediği gibi “O iyi insanlar,o güzel atlara bindiler çekip gittiler.” Ne yazık ki.
Ülkemizin geleceği için,o iyi insanlar bakalım ne zaman dönecekler!..
Ne mutlu ona ki tüm değerli yazarlarımız gibi ,Edebiyat tarihindeki ve kalplerdeki müstesna yerini aldı ve eserleri ile yaşayacak. Işıklar içinde yatsın.